Bugün gelen telefon da, doktorum tekrar görüşmek istediğni söyledi, üzerinde henüz çalışılan bir tedavi hakkında konuşmalıymışız. Belki diyor, hani olur ya bir ihtimal..
Hayata ne olmuştu da son saatlerimde birden bire herşeyi önüme serer olumştu. Bunca zaman saklayıp neden şimdi çıkartıyordun bütün cazibesini.
Tam da öğrenmem gereken bir çok şey ve kısıtlı zaman varken birde bu ziyarete gitmek, gerçi sadece konuşmak için gidiyordum buda en fazla birkaç saatimi alır, yolda okumak için toplayabildiğim yazıları yanıma almalıyım. Ve tam saatinden hemen önce tekrar dün akşam ki yerde olmam gerek.
Elime geçen makalenin birinde yazanlar aynen şöyleydi ;
‘Gece uçan’lar’’ hava kararmasıyla ortaya çıkan ve gündüz nereye gittikleri bilinmeyen yaratıklar. Nerden geldikleri ve nasıl geri döndükleri hala muamma. Bizim görebildiğimiz büyük ihtişamlı kanatlar, Vücut yapıları bize benziyor, ama yüzleri daha farklı, insanın içini ürperten anatomileri var, kim bilir belki onlara göre de biz korkunç görünüyoruzdur.
İhtişamlı kanatlarıyla nasıl bu kadar sessiz, estetik hareket edebiliyorlar. Laboratuvar ürünü gibi görünseler bile biliyoruz ki başka bir zamana başka bir hayata aitler.
Anlaşılan kimse detaylı bilgiye sahip değildi,
İnsanlığından vazgeçip dönüşmek mümkünse şimdiye kadar dönüşen diğer kişilerden daha detaylı bilgi öğrenilemezmiydi. Yoksa dönüşmek geçmişini tamamen unutmak mı ?
Hikayenin önceki bölümlerini okumak için;
kadere yön vermek 1
kadere yön vermek 2
kadere yön vermek 3
kadere yön vermek 4
bu linklere tıklayınız :)
No comments:
Post a Comment